PERU - ŞİLİ - ARJANTİN TURU (26 Mart 2022 - 28 Nisan 2022)



Biz bu turu; Peru-Bolivya-Şili (belki Patagonya) olarak düzenlemiştik. Fakat yaşadığımız bir rahatsızlıktan dolayı Peru, Şili ve Arjantin’e rotayı çevirdik. Bu seyahatte bizi en çok düşündüren taraf Covid 19 devam ediyor ve her ülke, girişte farklı belgeler istiyorlar. İnternette araştırdık, gerekli olan belgeleri hazırladık ama tedirginliğimiz devam ediyordu çünkü koşullar değişebiliyordu. Ufak bir belgenin eksik olması durumunda uçağa alınamazsın, zaman ve bilet parası boşa gidebilir, en iyi ihtimal ertelenebilir...Bu ihtimallere rağmen seyahat etmek her zaman güzeldir, yeni yerler görme heyecanı bile insanı dinç tutmaya yetiyor. Bu seyahatin gidiş biletini aldık (İzmir-Lima). Rahat olalım duygusuyla dönüş biletini almadık. Ne zaman döneceğimiz belli değil, nasıl olsa son 3 gün içerisinde dönüş biletini alırız diye düşündük ve bu umutla yola çıkıyoruz.


1.gün (26 Mart 2022) - Peru'ya yolculuk

Gece İzmir Adnan Menderes Havalimanındayız. Saat 4:40 uçağıyla İstanbul Havalimanına vardık, 8:20 uçağıyla MADRİD e hareket ettik ve yerel saat ile 10:30 da indik. Covid 19 için Aşı kartı, PCR testi, Health Pass belgesi her şey hazır. Kontrolden hemen sonra saat 13:05 de Peru ya hareket edecek LİMA uçağına bineceğimizi düşünüyorduk. Bu seyahat de valiz götürmedik onun yerine 2 adet sırt çantamız var onları kabine aldığımız için bagaj beklemiyoruz.Zaman kaybetmeden pasaport kontrolüne gitmek için koştururken her ulaştığımız kapı bizi başka kapılara gönderiyordu. Meğer dışarıya çıkacakmışız ve aynı alanda başka bir noktada bulunan T4 terminaline gidecekmişiz. Dışarı çıktık otobüse bindik, yaklaşık 20 km ötede Latin Amerika ülkelerine giden T4 havalimanına geldik. Check-in işlemleri bitti, yeni biletimiz elimizde, S2 denilen bir kapıya gidip uçağa bineceğiz. Tabelalar da S min.23 yazılı..şaka gibi, 23 dakika nasıl bir uzaklık ki? Meğer Washington'da ki gibi bir metroya biniyoruz ve nihayet son noktaya kavuştuk, şimdi uçaktayız...yerel saat ile 18:30 da Lima ya indik. Bir taksiye atlayıp 60 sol (16  $ ) ödeyerek 30 dakika içerisinde otelimiz NOBİLİTY GRAND a vardık. Biraz dinlendik, akşamleyin dışarıya çıktık bir Şili lokantasında yemek yedik ve yorgunluğumuzu atmak için otele geri döndük. Kaldığımız oteli gelmeden 2 gün önce Booking.com da ayırmıştım günlük oda fiyatı 2 kişi için 56 $ dır.

Peru para birimi:  1 Sol (PEN) = 4,10 TL     1 $ = 3.68 PEN (sol)    1$ = 15.1 TL


2.gün (27 Mart 2022)  - Lima'daki ilk gözlemler

La Plaza Mayor de Lima, Peru

Bugün otelden taksiyle 15 sol (4 $) vererek şehir merkezindeki tarihi yerleri görmeye geldik. La Plaza de Mayor denilen bu alan, kare şeklinde geniş bir meydan ve bu meydana bakan tarihi yapılardan oluşuyor. Hemen yakınında SAN MARTİN meydanı bulunmaktadır. Daha sonrada öğreneceğiz ki İspanyol sömürgecileri Latin Amerikanın her yerinde "La Plaza" ile başlayan askeri, idari ve dini amaçlara hizmet edecek şekilde mimari alanlar yapmışlardır. Bu izleri küçük kasabalarda bile görebilirsiniz. Eski Lima'nın her sokağı tarih gibidir dersek abartmış olmayız. Şehri genel olarak tanımak için iki katlı şehir  turu yapan otobüsler her zaman bize bu olanağı sağlar. Aklımıza bu otobüslere binmek geldi. Bu otobüsler Mirafoles semtinden kalkıyor. 3 saatlik şehir turu için kişi başı 70 sol (19 $) ödedik. Tur boyunca Lima'nın önemli güzergahlarını dolaştık. Miraflores'in Pasifik okyanusuna bakan falezlerinde zaman zaman durup fotoğraf çektik. Şehir turunu çok faydalı ve doyurucu bulduk, kesinlikle tavsiye ederiz. Otobüsten sonra hızımızı alamadık, Miraflores'in o muhteşem manzarasına tekrar bakmak için kıyıya gittik. Miraflores Peru'nun Pasifik Okyanusuna bakan koca bir balkonu gibi. Okyanusu gören bir restaurantta akşam yemeğini yedik ve yürüyerek otele geldik.

Miraflores

Bugünkü gözlemlerimizde bir kaç konuyu belirtmeden geçemeyeceğim:

  • Lima da halk Covid 19 önlemlerine son derece dikkat edip kurallara uyuyorlar. Mesela sokakta herkes maske takıyor hemde nizami..çocuklarda dahil. Oysa Türkiye de sokakta maske takan çok az insan var.
  • Bugün pazar ve parklardaki insanlar, çocuk, genç, ihtiyar demeden her kesim eğleniyor kimi resim ve el işleri yapıyor bazıları küçük bir anfi yerinde şarkılar söyleyip müzik eşliğinde yerel danslarını yapıyorlar. İnsanların yüzleri gergin değil, mutlular. Bunların maddi durumları bizden çok iyi olduğu söylenemez, günlük çalışanlar 10 $/gün yevmiye aldıklarını söylemişlerdi. Ama gelin görün insanlarda stres az, bizde ki gibi bitmez bir hedefe koşmuyorlar, yaşamın tadını çıkarıyorlar.
  • İnsanlar genellikle kısa boylu. Erkekler 1.60 cm kadınlar ise 1.50 gibi..gövdeler kalın, göbekli, bacaklar ince, boyun basık, kadınlar da makyaj çok az ve güneş yanığı koyu renkte insanlar...Uzaktan baktığın zaman çocuk gibi görünüyorlar yaklaşınca ergin olduklarını anlıyorsunuz.
  • İspanyollar bu ülkeleri işgal ettikten sonra büyük katliamlarla hristiyan dinini kabul ettirmişler. Her yere o koca koca kiliseleri ve askeri garnizonları kurmuşlar ama bu insanlar yerli İnka inanışlarından kopup hristiyan dinine sanki kes yapıştır gibi monte edilmişler. Her hallerinde bunu görebiliyorsun.

Bu arada internet olayından da bahsedelim: endi başına  yaptığınız gezilerde internet çok önemlidir. Lima da ilk gün internetimiz olmadı ama ikinci gün pazar olmasına rağmen bu işi yapan yerler açıktı. Mübeccel'in telefonuna 60 sol (16 $ ) internet paketi satın aldık. Buraya ait telefon numarası ve bir ay sınırsız geçerli internet, işimizi kolaylaştırdı. Herşeyden önce İspanyolca çeviriyi kullanmaya başladık, derdimizi daha kolay anlatıyorduk zira sokakta ingilizce bilenler çok azdı.


3.gün (28 Mart 2022) - Liman kenti, Callao

Callao sahilinden

Bugün güne yeni bir kararla uyandık. Araba kiralamaya karar verdik. Otel yöneticisine isteğimizi ilettik, onların güvencesinde bir firmadan araba gönderdiler. Günlük olursa 58 $ eğer 2 günlük kiralarsak 86 $ ödeyeceğimizi söylediler ve 2 günlüğüne kiralamaya karar verdik. Kontrat imzaladık ayrıca 836 $ da güvence depozitini hesabımızdan çektiler. Arabayı teslim ederken herhangi bir hasar yoksa bu depozit bir ay içerisinde hesabımıza iade edilecektir. Araba KİA marka, kullanışlı, otomatik ve küçüktü. Hemen yola koyulduk 17 km kuzeyde olan CALLAO kentine gittik. Burası okyanusa doğru uzanan tarihi bir liman kentidir. 1600-1700 yıllarına uzanan tarihi kalesini dolaştık. Dikdörtgen ve her köşesinde ağır topları olan kalede halen aktif duran askeri bir tabur var. Dip odalarda ise askeri müze bulunmaktadır. Callao sahilinde gezerken YOYO restaurantı hoşumuza gitti. 2.katında okyanusa nazır püfür püfür esen bu mekanda oturduk, menüde yemeklerin resimleri olmadığı için ancak yan masalarda yenilen yemekleri işaret ederek siparişlerimizi ilettik. Genelde deniz mahsülleriyle karışık yemeklerdi. Ahtapot, karides, kalamar la birlikte çiğ balık parçaları palamut vardı. Bu sayede Peru'nun en meşhur çiğ balık yemeğini olan  CHEVİCHE 'yide tatmış olduk. Pek sevmedik ama suyu çok lezzetliydi. Kırmızı tatlı patatesi ilk defa yemiş olduk. Peru patatesin anavatanı sayılır, 3000 çeşit patates olduğunu okumuştum. Sokakta 8-10 çeşit gördük daha fazlasını bilemiyoruz. Callao isminin sıcak gelmesinin nedeni Peru ya gelmeden 2 gün önce NETFLİX de bir film izlemiştik. KON-TİKİ adlı 2012 Norveç yapımı bu filmde, Callao'dan Pasifik okyanusuna eski sazlardan yapılmış antik gemilerle açılan 7 denizcinin 101 günlük deniz serüvenini  anlatıyordu. Ödül almış bu filmi izlediğimiz için Callao'ya da bu tarihsel gözlükle bakıyorduk.
Callao kalesi

Akşama doğru Lima ya dönüş için yola çıktık, Miraflores hizalarına geldiğimizde okyanus kenarında mola verdik. Falezlerden yamaç paraşütü yapanlar, okyanusta sörf yapanlarla birlikte dalgaların kıyıyı döverken çıkardığı sesin harmonisiyle oturduğumuz yerde çakılı kaldık. Daha sonra arabayla falezlerin üst kısmına Miraflores'deki Kennedy parkına çıktık, çimlerin üzerinde oturup gelip gezenleri seyrettik.
Kennedy Parkı, Miraflores


Bu arada LİMA halkı için yeni gözlemlerimiz oldu. Şöyle ki;

  • Sokakta kızlar çok özgür dolaşıyor, spor yapıyor, kendilerine sataşan, laf atan, taciz eden erkekleri görmedik.
  • Sokakta sigara içen insan görmedik dersek yalan olmaz.
  • Zengin semtler pırıl pırıl tertemiz, fakir semtler ise kirli ve perişanlık var. Evler boyasız ve dökülüyor İzmir Kahramanlarda ki evler gibi ancak aralarında şöyle bir fark var: çöpler etrafa atılmıyor, derli toplu bir arada duruyor, yani dağınık değiller.
  • İçecek çay bulamadık. Kaldığımız otelde bile sabahları kahve ve meyve suları var ama çay yok. Siyah çayı dışarıda sadece Starbucks'da bulabiliyorduk. Bazı büyük marketlerden de satın alabilirsiniz.
  • Sokakta istemediğin kadar"görevli" var. Polis, asker, belediye polisi, özel güvenlik, temizlikçi kadınlar...Bunların hepsi kartal bakışlı, yetkili, kapıda babasını bile geçirmez havasındalar. Sakin ve itaatkar yaşayan bu halka bu kadar çok görevli gerekir miydi? Oturup bunu düşünmeye başladık. Diğer taraftan her apartmanın önünü kaplayan demir kafesleri düşününce bunların boşuna yapılmadığını dipte oluşan ve zaman zaman patlayan halk tepkisinin izleri olacağını düşünmeye başladık.
  • Bir gözlemimizi daha belirtmek isterim: Geldiğimizden beri etrafımıza dikkatli bakıyoruz türbanlı veya başı kapalı hiç bir kadına rastlamadık. Bu gözlemlerimizi belirttikten sonra kaldığımız yerden devam edelim.

Miraflores'deki Kennedy parkından çıkarken "Tourist information" yazan ofise bir şeyler sormak için uğradık. Önümüzdeki seyahat esas olarak CUSCO olacağı için bu ofiste önceden bilgi almak istedik. Cusco ya nasıl gideriz? Garaj nerede? Otobüs biletleri kaç sol? gibi soruları soraraken onlar bize CUSCO ya kadar olan turlardan bahsediyorlardı. Bir türlü istediğimiz cevapları alamıyorduk. Bizde ki "turizm büroları" devletin veya belediyenin olduğu için ticari kaygıları yok. Meğer burdaki bürolar tur satan ofislermiş. Anlattıkları gittikçe aklımıza yatmaya başladı. Kısacası siz bu yolda nerde kalacağız nasıl otobüs buluruz kaygısına kapılmayın biz sizi sırasıyla PARACAS, NAZCA, AREQUİPA, PUNO şehirlerini gezdirerek CUSCO'ya bırakacağız.Bunun için kişi başı 200 $ ödeyeceksiniz. İsteksiz olarak girdiğimiz ofiste istekli olarak ayrıldık, kararımızı size sonra bildireceğiz deyip otelimize doğru yürümeye başladık.


4.gün (29 Mart 2022) - Latin Amerika'nın en büyük tekstil bölgesi, Gamarra

Lima'yı daha önce gezmiş kişilerin anlatımlarında GAMARRA denilen bir tekstil mahallesinden bahsediyorlardı. Mübeccel'e bunu söyleyince yerinde duramaz oldu. İllaki kumaşlara bakacak, dokunacak! Kahvaltıdan sonra arabamıza atladık 7.5 km kuzey-doğuda olan Gamarra ya gittik. İlk bakışta insana güven vermeyen eski, püskü sokaklar, çukur yollar gecekondu misali 4 katlı boyasız briketli dükkanlar ama kalabalık insan ve arabalar… Mahmutpaşa’nın canlılığını hatırlatıyor. Arabaya bir şey olmasın diye PLAYA denilen otoparka koyduk. Otopark denilince ispanyol sömürgecilerin hakkını teslim edelim gittikleri her ülkede otopark sıkıntısını 200 yıl öncesinde çözmüşler.Nasıl mı? Her caddede diyelim ki 30 parsel varsa bunun 15.parselini PLAYA (otopark) olarak ayrılmıştır. Ayrıca 5 kattan büyük apartmanların altı otopark olarak yapılmıştır. Bu yüzden sokaklarda park eden araba çok az görülür. Anlaşılan onların belediye başkanları ve meclisi bizde ki gibi kafalarına göre değişim yapamıyorlar. Turist olarak gezerken otopark sıkıntısı çekmiyorsunuz. Biz tekrar Gamarra'ya dönelim: Yaklaşık 1 km uzunluğunda ve 5-6 paralel sokaktan oluşan bu semtte, büyük çapta textil ve ayakkabı satışı yapılmaktadır. 4 katlı o eski dükkanların içine girdiğin zaman gördüğüne şaşarsın. İçeride her biri 300-400 m2 büyüklüğünde yüzlerce kumaş çeşitleriyle dolu mağazalar var. Ayrıca öyle küçük dükkanlar var ki toplasan 1 m2 ancak eder. Oralara 50 cmlik geçişlerle yanlara sürtünerek ulaşıyorsun. Büyük bir curcuna ve renk cümbüşü içerisinde neye bakacağını şaşırırsın.
2001 yılında Çin’e gitmiştik Shangai'da buna benzer bir yeri hatırlıyoruz. Aldığınız kumaşı diktirmek isterseniz, onlarca dikiş atölyeleri üst katlarda sizi bekliyorlar. Eli boş duran makinacı görmedik, o kadar yoğunlar. 3-4 m2lik odalarda nakış makinalarıyla harika işlemeler yapıyor. Merakını giderecek kadar gezmek istersen burası için 3 gün ayırman gerekir. Mübeccel 2 parça (3mt) kumaş aldı, 35 sol (170 tl) ödedik. Yaklaşık 2 saat dolaştıktan sonra arabamıza atlayıp otele döndük. Akşam 9 da merakımızı gidermek için 5 km uzaklıktaki Peru'nun bilinen sanatçıları, tasarımcılarının  oturduğu, çalıştığı romantik bir semt olan BARANCO ya yürüyerek vardık. Mirafoles ve Baranco buranın burjuva semtleri, okyanus kıyısında pahalı yerler. Paralı yabancılarında bu semtte oturdukları kendini belli ediyor. Gece eğlencesi ve barlar bu semtte. Baranco merkezinde bir meydan ve bu meydana bakan hareketli bir sokak var. Sağlı sollu barlar burada ama İzmir'de Kıbrıs Şehitlerindeki iki sokak kadar ancak...veya biz o kadar görmüş olduk. Hele Türkiye'de Bodrumda ki eğlenceyi görenler buraları beğenmezler. Semtte dolaşırken 2 katlı beyaz renkli, ön taraftan kavisli bir merdivenle her iki taraftan kıvrılarak üste çıkan bir yapı gördük. Mimari olarak çok beğendim. Aynısını memleketim Baskil, Elazığda yapmayı düşündüm. İçeriden müzik sesi geliyordu, zili çalarak bahçe kapısından içeri girdik. Meğer burası HOSTAL imiş. Pizza ve 2 adet bira aldık, yedikten sonra kalktık. Garson çocuk arkamızdan yetişti, hesabı ödemediniz dedi. Şaşırdık, birlikte hostele döndük, garson kıza verdiğimizi söyledik. Kız önce reddetti, Mübeccel ısrarla ayrıntı anlatınca kabul etti, özür dilediler. Genç çocuk samimiydi ama kızın samimi olmadığını gördük. 

5.gün (30 Mart 2022) - Lima'da son gün

Bugün 2 gündür kullanmakta olduğumuz arabanın teslim günüydü. Kahvaltı sonrası rent a car yetkilisi Fransisco geldi onun bürosuna gittik. İnce ince kontrolleri yapıldı, aracı teslim ettik, güvence depoziti olarak alınan 836 $ in iade makbuzunu verdi. 2 gün içerisinde hesabımıza geçeceğini söyledi. Artık Lima'dan ayrılmanın vakti yaklaşıyordu. Bunun için dün konuştuğumuz PERU HOP (www.peruhop.com) firmasına gittik.Daha önceden verdikleri bilgiler doğrultusunda bize uyan tur programını seçtik ve anlaştık. Buna göre:
  • Otobüs firması bizi yarın saat 05:20 de otelden alacak ve sırasıyla LİMA-PARACAS-HUACACHİNA-NAZCA-AREUQİPA-CUSCO şehirlerine götürecek.
  • Bu program normalde 6 gündür. Biz seçtiğimiz şehirlerde kalabiliriz, kalmayız veya istediğimiz şehirlerde kalabiliriz. Hatta direkt Cusco'ya kadarda gidebiliriz.
  • Firmanın otobüsleri, ring usulü her gün bu yola devam ediyorlar. Sen kaldığın şehirde ertesi gün arkadan gelen otobüse binebiliyorsun. Kalacağınız otelleri isterseniz Peru HOP, isterseniz kendiniz ayarlayabilirsiniz, otel ücretini biz ayrıca ödüyoruz.

Firma bizi sadece LİMA-CUSCO arası taşımış oluyor, bunun için kişi başı 180 $ ödedik. Biz 6 günlük turun 4 gecesi için konaklayacağımızı söyledik. Nazca'da kalmayacağız. Tur programında hesaba dahil olan bir kaç gezi var. Bunları görünce yazacağız ama ücretli extra turlarda var. Hangi şehirlerde kalacağımızın nihai kararını otobüs seyahate çıktıktan sonra söyleyebileceğimizi belirttiler. Ödememizi kredi kartıyla yaptık, gerekli çıktıları bize verdiler ayrıca e-postayla gönderdiler. Yarın için bütün hazırlıklarımız tamamladık.


Bu arada kaldığımız otelin 600 m yakınında tarihi bir yer gözümüze çarpmıştı. 500 x 500 m büyüklüğünde 25-30 m yüksekliğinde çamur tuğlalardan yapılmış PİRAMİT denilen yer. Lima da internette Piramit derseniz çıkar. HUACA denilen bu Piramit MS 1000-1450 yıllarında yapılmış, kare şeklinde, bir tarafı dağa, bir tarafı doğuya, diğer tarafı güneşin batışına bakıyor.o zamanki inanışa göre denize olan saygılarını belirtmek için ölülerinin bazılarını çukur içerisinde oturur  vaziyette okyanusa doğru gömüyorlarmış. Piramit şehrin içerisinde ilginç bir tarih parçası, gezmeye değer. Giriş ücreti kişi başı 15 sol (60 TL) dir. Bizdeki Kapadokya'nın önemi nasıl ki 1965 yıllarında fark ediliyorsa burası da 1980 yılında bu dağ için motocross düzenlemesi yapılırken keşfedilmiştir. Çıkışta çok güzel bir restoran var. Orada 2 bira içtik, yemek yemedik ama merakımızdan listeye baktık. Yemekler pahalı ortalama tek yemek 70 sol (280 TL). Piramitten ayrıldık otelimiz çok yakın 10 dakika içerisinde geldik. Eşyalarımızı topladık, zaten 2 tane sırt çantamız var, valiz getirmemiştik, iyi ki getirmemişiz boşuna hamallık yapacaktık. Böylece 5 gün kaldığımız Lima dan yarın ayrılıyoruz.




Yorumlar

Popüler Yayınlar