Lima'dan Paracas - Huacachina - Nazca - Cusco'ya yolculuk

6.gün (31 Mart 2022) - Paracas

Cusco rotası

Paracas sahili

Paracas sahili

Tur minibüsü bizi sabah 5'te otelden aldı. Kennedy parkının yanında büyük otobüse aktarıldık ve yola çıktık. Otobüste 30 kişi vardı. Turun detaylarını otobüste öğrenmeye başladık. Rehber ilk durağımız PARACAS için otel rezervasyonumuzun olup olmadığını herkese sordu. Biz olmadığını ifade ederek 1 gece kalmak istediğimizi söyledik. 3 yıldızlı LOS FRAYLOS otelinde yerimizi ayırdılar, gecelik fiyat 2 kişi için 34 $. Eğer daha önceden internette kendiniz otel ayarlamışsanız gerek kalmıyor. Bunu yapan yolcular da vardı. Paracas da extra BALLESTAS ISLAND boat turuna katılıp katılmayacağımızı sordular ben katılacağımı Mübeccel katılmayacağını söyledi, kişi başı 19 $. LİMA-PARACAS arası otobüsle 3.5 saatlik bir yoldur ve genellikle çöl iklimine sahip kurak yerlerden geçiyoruz, kendinizi Arabistan da hissedebilirsiniz. İnsanların bu ıssız yerlerdeki 5-10 dönümlük tarlalarını 2 m lik briket duvarla çevirmeleri çok komikti. Kim ne yapacak o kurak tarlayı? Bir de çevirmişsin...Otele yerleştikten sonra NATIONAL PARK turuna gittik. 5-6 km uzaklıkTaki bu turda okyanus kıyısında uçurumlar var, çeşitli deniz kuşlarını görüyorsunuz, çöl gelip okyanusta son buluyor. Acayip bir sessizlik ve onun yaratacağı korkuyu hissedebilirsiniz. Bu park turu şirketten olduğu için para ödemedik. Fotoğraflar çektikten sonra Paracas'a geri dönüş başladı, girişte öğlen yemeğini bir binanın 5.katında terasta yedik. Yarına kadar boş zaman verildi. Mübeccel ile kasabayı gezdik. 2 uzun caddesi var; biri deniz kenarında diğeri içeride kalıyor. Deniz kenarında lokantalar ve hediyelik eşya satan dükkanlar var. Akşam üzeri gökyüzüne muhteşem bir kızıllık çöktü, çöl tozlarının payı var sanırım. Manzara daha da güzelleşti.

Paracas sahili

Akşam yemeğini bir lokantada sahilde yedik. Ben ahtapot (pulpon) istedim Mübeccel ise et sevmediği için başka bir lokantada çorba içeceğini söyledi. Etsiz yemek bulmak zor. Biraz sonra elinde tavuklu çorba paketi ile yanıma geldi. Bu arada ahtapot yemeğine başlamıştım Mübeccel de kıyısından köşesinden otlanmaya başladı. Derken çorbasını içmedi ve yemekten sonra alıp otele getirdi. Getirmez olaydı. Sabahleyin etleri dışarı atıp çorbayı içti ve ertesi gün Nazca'dan Cusco'ya otobüsle giderken bu çorba onu zehirlemiş, başımıza gelmeyen kalmadı...

Lima'da ve burada yediğimiz yemeklerden iki tanesi için yorum yapmak ihtiyacını hissettim.

1. Lima'da Mexico mutfağında çok sevdiğim acılı BURRITO yemiştim, hiç beğenmedim. Çok yağlı, pirinci çamur gibi, etler ise kıyma tanesi büyüklüğündeydi.

1. Bugün yediğim ahtapot grill de hoş ve gevrek değildi, yunan adalarında ki tadı bulamadım. Orada nerdeyse 3 öğün ahtapot yerdim hatta Mübeccel bu gidişle sağında solunda vantuzlar çıkacak derdi.                                                                                          

Bu kasaba genel görünümü iki katlı evler ve 3. kat için bırakılmış paslı filizlerden oluşuyor. Bizde de durum aynı hani çocuklar evlenecek, üst kat çıkılacak, oraya yerleşecekler ya. Hiç biri olmaz ve neticede ev kentsel dönüşüme girer. Ana cadde ve sahil dışındaki ara sokaklar topraktı.Bizim 50 yıl öncesini andırıyordu. Evlerin statik yapısı çok zayıf 40x40 cm kolonların içinde 4 adet demir filiz fışkırıyordu. Akşam yemeğinden sonra otelimize geldik. Hava muhalefeti nedeniyle bugün yapılamayan Ballestas Adası turu umarım yarın yapılabilir.

7.gün (1 Nisan 2022) - Çöl ortasında bir vaha, Huacachina

Huacachina

Bugün kahvaltı sonrası hevesim kursağımda kaldı. Ballestas Ada turu hava koşulları nedeniyle iptal edildi. Saat 13:30 da gelen otobüsle 2 saat sürecek yolculuğumuza devam ediyoruz. Önümüzdeki durak HUACACHİNA. Çöl ortasında bir vaha... Kasabaya yaklaştığımızda çöl tepeleri arasında kalan çukurlukta bir göl farkedildi, panoramik olarak çok güzel ve etkileyici. Gölün üstünde sandallarla gezinti yapılıyor, çevrede lokantalar ve hediyelik eşya satan dükkanlar var. Ayrıca kum tepelerinde motor cross, kum kayağı, çöl rallysi yapan Toyotaları seyredebiliyorsun. Görmek için gelmeye değer mi derseniz bence değmez ama fotoğraf çekmek için çok güzel görüntüler var. Bu vaha manzarasında bir adam vardı; 70 yaşlarında, bir ayağı sakat. Çölde yürüme keyfinden kendini mahrum etmedi, turu tamamladı. Ona içimde bravo dedim kafaya takınca oluyormuş.

Akşam olunca göl kenarında yemek yedik ve otele döndük. Kaldığımız CAROL otel, göle 40-50 m mesafede. Türkiye'deki pansiyon kalitesinde bile değil, oda da masa bile yok. Ama gecelik fiyatı 120 sol (32 $). Bu oteli rehberimiz Sandra otobüsle gelirken yolda ayarladı. Her istikameti farklı rehberle devam ediyoruz. Sandra iyi bir kız, konuştuklarını bizim anlayıp anlamadığımızı tıpkı askerlere bakan subaylar gibi yüzümüzden anlıyor. Biz her ne kadar "yes" desek de o yemiyor, emin olmayınca cep telefonunda İspanyolca-Türkçe çeviriyi açıp öyle ikna oluyor.

Yarın NAZCA'ya gideceğiz. Kilometrelerce uzunlukta ki yer çizgileri ve resimleri olan bölgeyi yerel uçaktan izleyeceğiz. Bir sonraki durağımız için yoklama yapıyor. Kimlerin extra uçak turuna katılacaklarının tespitini yapıp, paraları topluyor. Bunun için kişi başı 94 $ + 20 $ havalanı vergisi ödüyoruz. Yarın saat 7:00 de otelden alınıp yola koyulacağız.

8.gün (2 Nisan 2022) - Nazca Çizgileri

Bugün erken kalktık, Nazca' ya uçağa gitmek için bekliyoruz. Saat 7:00 de hareket ettik. Yol boyunca çöl manzaraları seyrediyoruz. Nazca 56.000 nüfuslu düzlükte kurulu. İç Anadolu kasabalarını andırıyor. Merkezde geniş bir meydan var, akşamları burada müzik yapıldığını anladık. Gideceğimiz yerel havaalanı kasabanın hemen yanındadır, oraya bir minibüsle vardık. Gerekli kontroller yapıldıktan sonra hepimizi baskül de tarttılar. Meğer uçaklar 5 kişi+2 kaptan toplamda 7 kişilikmiş, denge açısından herkesi kilosuna göre yerleştiriyorlar. Mübeccel hiç hoşlanmadı. Uçuş başladı ve 40 dakika boyunca çöl ve dağlık arazi üzerinde gezinerek aşağıdaki meşhur Nazca çizgilerini seyrettik. Pilot sağda ve solda oturanların seyri için dönüşler yaptı. Çizgilerin kalıcılığını sert olmayan hava koşullarına bağladı. Fotoğraflar çektik ve yere indik.

Kule çizimi

Astronata benzetilen bir insansı

Maymun

Örümcek

Sinekkuşu

Nazca'daki çizgiler hakkında bu güne kadar çeşitli iddialar oldu. 1970li yıllarda Erich von Däniken'in TANRILARIN ARABALARI kitabını okuduğum zaman kafam karmakarışık olmuştu. Yazar hatırladığım kadarıyla dünyada ki bazı yapıtların Piramitler, Babil, Maya uygarlığı ve Nazca çizgilerini uzayda gelen yaratıkların yapmış olduğunu iddia ederdi. Çok okunan bu kitapta Nazca çizgilerinin görülebilmesi için 500-1000 m yüksekliğe çıkmak gerekirdi oysa o devirde uçak yoktu. Kilometrelerce uzunlukta bu çizgiler nasıl düzgün çizilir?Ayrıca çizilen maymun ve kuş vs resimlerinin anlamı neydi? Niçin yapmışlardı? Acaba uzaylılarla bu şekiller üzerinden irtibat mı kuruluyordu? gibi ucu açık sorular çok revaçtaydı. Sanırım günümüzdeki bilim bu esrarengiz sorulara mantıklı cevapları veriyor. Biz Santiago'dan Buenos Aires'e giderken uçakta başka yer çizgilerine de  baktım. Bence 2-3 km devam eden bu çizgiler cetvel çizikleri kadar düzgün değildi bükülüyordu. Burada izlediğim bir videoda ip çekilerek çizgilerin oluşturulduğunu gösteriyordu. Televizyonda zaman zaman belgeselleri izlerken Nazca çizgilerinin büyük beyaz taşlardan mı yapıldığını merak ederdim. Nazca ya otobüsle gelirken bir gözlem noktasında durup çizgilere baktık, gidip yakından inceledim, 30-40 cm kalınlığında yerdeki kaya zemin temizlenmiş ve üstünün çizilmiş olduğunu gördüm. Bu defa toz topraktan nasıl kapanmadığını hala merak ediyorum. Belki de çizgilerin üstü her yıl temizleniyordur. Netice de Nazca çizgilerinin anlamı hala açıklanmayı bekliyor...Nazca da işimiz çabuk bitti. Dolanıyoruz şehirde (kasaba mı desem bilemedim). Döviz bozacak yer bulamadık. Etsiz yemek yok. Meydanda yaygın satılan kırlangıç yumurtası ve sos denedik. Çok güzeldi. Akşam 18:30 da Man's Cafe denilen yerde bizi alacaklar ve AREQUİPA ya gideceğiz.

Cafede otururken mesaj geldi. Maalesef gidemiyoruz. Yöre halkı maden arayan şirketlerin doğayı tahrip etmelerine karşı yolu kapatmış (ahhh..ah..bizde de yurdun her güzel köşesi  tahrip edilir ama itiraz bu boyutta olmaz). Halk yerel yönetimlerle birlikte hareket ediyor, merkezi otoritenin ve yabancı şirketlerin yağmacı kararlarına karşı çevre mücadelesi veriyormuş. Sekiz yıldır bu direniş ara sıra ortaya çıkıyormuş. Birden gençliğimizde Arequipa'nın başka direnişlerini okuduğumuzu hatırlayıp gülümsedik. Gelen mesaj “ yol kapalı ve tehlikelidir. İki gün içinde anlaşma sağlanacağını düşünüyoruz. İsteyen kişiler Arequipa'ya gitmek için Nazca da bekleyebilir veya akşam gelecek otobüsle Cusco'ya devem edebilir”. Bu belirsizlikte Cusco'ya gitmeye karar verdik ve bir taksiyle emaneten bekliyeceğimiz hostele intikal ettik. Gece 23:45 otobüsüyle Cusco'ya hareket ettik.

Nazca'da sokak satılan bir yiyecek: Bıldırcın yumurtası

9. gün (3 Nisan 2022) - Cusco yolunda talihsizlik

Bugüne şanssız başladık. Gideceğimiz yol dağlık ve oldukça virajlı. 300 m kadar bile düz yolumuz olmadı.Otobüsün hızı saatte 30-40 km olduğu için Nazca-Cusco arasını 14 saatte alacağımızı söylemişlerdi. Otobüs çift katlı, biz alt katta seyahat ediyoruz. Koltuklar çok rahat, nerdeyse yatak pozisyonuna kadar yatıyor. Yolumuza keyif içerisinde devam ederken Mübeccel mide bulantısı baş ağrısı şikayetleriyle kıvranmaya başladı. Bir ara düzelir gibi oldu geçer diye beklerken tekrar kötü olmaya başladı. Bu şekilde devam edemeyeceğimizi anlayınca, içerdeki hostese dedim ki bizi en yakın hastanede bırakın. Hostes şöföre telefon açtı. Çünkü otobüsün şoför mahalline içten geçiş yok onun kabinine dıştan giriliyor. Tamam dediler 1 saat sonra bırakabiliriz. Bu sürede Mübeccel kendini iyi hissetmeye başladı bizde bu durumu hostese ilettik, boşuna durmasın. Ne var ki sabah 5 sıralarında Mübeccel çok kötüleşmeye başladı, solunum sıkıntısı da eklendi. Öncesinde cep telefonunda kendisi hakkında bir mesaj yazmıştı. Gelecek sağlık ekiplerine bilgi vermek maksadıyla kendisinin doktor olduğunu, şikayetlerini, kullandığı ilaçları ve rahatsızlığının muhtemelen ne olabileceğini belirtmişti.Yazdığı mesajı translate üzerinden ispanyolcaya çevirdim. Mübeccel artık kendinde değil, söylediklerimi anlamıyor, baygın vaziyette yatıyordu.Yukarı çıkıp hostese “otobüsü durdurun ve karşıdan ambulans isteyin”dedim. Hostes kayıtsız hareket edince sinirlendim eğer dediğimi yapmazsanız sizin hakkınızda dava açacağım deyince Cusco ya 30 km kala otobüsü durdurdular. İlk başta yerel bir ekip geldi serum takmak için izin istediler, ancak nabız bulunamıyordu batırıp batırıp damar arıyorlardı. Neticede buldular...30 dakika sonra ambulans geldi. Mübeccel'i ambulansa alacağız otobüsteki o batılı Avrupalı  yolcular yerinden kımıldamıyorlardı. Bizim çaresizliğimizi yerinden seyrediyorlardı. Serumu tutacak kişi yoktu karga tulumba ambulansa bindik. Özel Medical Networks Hastanesine geldik. Gelen doktorlara ben o yazıyı gösteriyordum. Onlar için ön bilgi oluyordu. Acil, dahiliye, kardiyoloji doktorları sırayla geldi, sıfırdan başlar gibi: kan tahlili, akciğer filmi, EKG gibi adımları atlamadan yaptılar. Mübeccel burada aldığı tedavi sonucu kendine geldi. Doktorlar zehirlenmenin yanında "yüksek dağ hastalığının" da olabileceğini söylediler. 1 gece yatmamızın daha iyi olacağını söylediler ama biz kabul etmedik. Kendilerini aramamızı tembihlediler. Bir taksiyle otele geldik. Zor bir gündü.

Hesap konusunda biraz bilgi verelim: Bu tura gelmeden önce 2 aylık geçerli olacak 50.000 Euro değerinde sağlık sigortası yaptırmıştık. Bunun için 2650 TL (170 Euro) ödedik. Lima'da hastane masrafımız ilaçlarla birlikte 1600 Sol = 6500 TL = 445 $ ödedik. Daha sonra sigorta firmasından masrafımızı almak için gerekli epikriz, fatura gibi evrakları aldık ve sigorta firmasına bildirdik.İşte büyük heyecanla geldiğimiz Cusco'ya başlangıcımız böyle oldu. Bakalım bundan sonra nasıl geçecek.

10.gün (4 Nisan 2023) - Cusco'ya varış

Yerel kıyafetli kadınlar, Cusco

Mübeccel in durumu iyileşmeye başladı ama tam kendine gelemedi. Solunum sıkıntısı ve halsizlik az da olsa var. Bir ara umutsuzluğa kapıldı ve MACHU PİCCHU'nun yüksek olduğunu bu yüzden gelemeyeceğini bile söyledi. Sabah kahvaltısından sonra biraz oturduk, dışarı çıkmak istemedi. Ben çarşıya çıkmak için otelden ayrıldım, kaldığımız Santiago Plaza bölgesinden çıktım.Yol üstünde çoğu kadın olan satıcıların tüm sebzeleri açık alana serdiği  pazardan geçip San Diego kapalı pazarına geldim. Burası büyük bir daimi pazar. Cusco'nun İNKA larını görürsünüz. Giysiden, şapkadan mutfak malzemelerine, kurutulmuş çeşit çeşit otlara kadar her şey var. Yerli mutfağın her türlü yemeğini ufak tabureler üzerinde tadabilirsiniz. Bizim ağzımız yandığı için sokak yemeklerinden uzak durdum, yemedim sadece seyrettim.

Cusco meydanı

Cusco açık pazar

Kapalı pazar yerinden çıktıktan sonra 20 dakika yürüyünce şehir merkezi PLAZA DE ARMA ya geldim. İşte Cusco burası...Kare şeklinde çok etkileyici bir meydanı var. Tüm şehrin buluşma noktası gibi. 2 büyük kocaman kilise ve diğer kenarları iki katlı tarihi evler. Zemin katları dükkan olarak kullanılıyor. Arkada yüksek dağlar var. Yerli küçük, bodur, esmer, göbekli, sırtlarında kırmızı, sarı, beyaz, mavi renk cümbüşü elbiseleri olan kadınlar, sırtlarında taşıdıkları heybeler içerisinde kafasını çıkarmış bebekler, gösteri maksadıyla süslenmiş Lama ve Alpaka yavrularıyla dolaşan bu insanlara baktıkça sanki 200 yıl geride 1800 yıllarını yaşıyorsunuz. Buna benzer bir manzarayı Nepal Katmandu yakınında ki bir köyde görmüştük. Burada 2 saat kadar dolaştıktan sonra şehir turu yapan otobüse bindim. Bir çok yeri dolaştık, fotoğraf çektim. Dağlık bir yerde bizi ŞAMAN a götürdüler. Şaman kendi dini ritüelleri doğrultusunda ayin yapıp yerde tüten duman üstünde bize 3 adet KOKO yaprağı verip çiğnetti. İlginçtir Sibirya'da Baykal gölünün içerisindeki Olkon adasında kalmıştık orda da ŞAMAN ayinine katılmıştık, benzer gösteriler yapmıştı.Her şey yeni ve ilginçti, gezip dolaşıyordum. Diğer taraftan Mübeccel'i düşünüyordum. Sık sık telefon açtım iyi olduğunu söyledi. Öğleden sonra otele geldim. Mübeccel otelin çatı katında oturup manzara seyrediyordu. Kaldığımız otel pek güzel değildi ama çatı katındaki manzara muhteşemdi, tüm Cusco görünüyordu.

Otelimizden Cusco manzarası

Cusco sokakları

Öğleden sonra birlikte çarşıya çıktık. Cusco herkese hitap eden bir şehir. Yerlilerin giydiği çeşit çeşit yerel elbiseler, şapkalar, daracık sokaklar, şatafatlı tabelalardan arındırılmış dükkanlar, ufak ufak cafeler…gezdikçe gezmek istersiniz. Dikkatimizi eczaneler çekti; kurtulmuş otlar, ilaç haline getirilmiş sıvı, krem vs oldukça çoktu. Sağlık hizmetlerinin özel ağırlıklı ve pahalı olduğunu öğrendik. Belli ki halk hastalıklarına kendi bildiği geleneksel yöntemlerle çözüm bulmaya çalışıyor. Şehir merkezi La Plaza de Arma'yı dolaşırken akşama doğru kilisenin kıyısından devam eden İnkalardan kalma taşlarla örülü dar sokaktan (HATUN RUMİYAK) sağa döndüğümüzde baktık ki dükkanın birine Türk Bayrağı asılmış. Amerika ve Avrupa anılarımız nedeniyle yarı istekli yarı isteksiz içeriye girdik. Genç bir kız (26 yaşında) çalışıyor. Güler yüzle "Hola" sonrasında “merhaba hoşgeldiniz ben Türküm” dedi, bizi çok sıcak karşıladı. Her konuşması etrafa pozitif enerji saçıyordu. Bu tatlı ve güler yüzlü kızın adı Kübra.

Mersinli yörük bir ailenin kızı, hemşirelik mezunu ama mesleğini yapamamış. Hediyelik bitki çayları satan bir dükkanda çalışıyor. Peru'da asgari ücretin 900 sol olup yarısıyla kiranın karşılandığını öğrendik. Kübra çok samimi anlatıyor, sanki 40 yıldır tanışıyoruz. Akşam iş bitimi hep birlikte bir restorana gittik. Kübra'yı dinledikçe şaşkınlığımız artıyordu. O dünyayı gezmeyi kafasına koyanlardan. Peru'ya gelmeden önce İran'ı bir ay boyunca parasız pulsuz gezmiş arkadaşıyla. O genç yaşına rağmen bir çok yeri biliyor. Biz İzmir Foça da kalıyoruz dediğimizde "Hangi Foça? Eski mi yeni mi?" Eski Foça dedik. Küçük deniz tarafında ki LİMNİ restauranttan da bahsetti, nerdeyse Fokai restoran Sadık'ı bile söyleyecek...Kübra ya dedim ki "kız sen bir avuç kadarsın, gezmediğin bilmediğin yer yok, ne fenasın". Güldü "Bunu bir iltifat kabul ediyorum" dedi. Annen baban sana kim bilir ne diyorlardır "Bu deli kız" demişlerdir."Zaten bana öyle diyorlardı" dedi.

Kübra Peru'ya geleli henüz 4 ay olmuş, ispanyolcası çok az, ingilizcesi de bizim kadar sayılır. Karşılıklı telefonlarımızı aldık. Yemekten sonrası semtine bırakıp otelimize döndük. Sonraki günler sıklıkla görüştük. Hatta sıcak samimi ailesiyle görüntülü bir konuşma bile yaptık.

Hatun Rumiyak sokağı, Cusco

11.gün (5 Nisan 2022) - Machu Picchu'ya hazırlık

Bugün Machu Picchu turunu ayarlamak için otelden çıktım. Mübeccel hala kendini iyi hissetmediği için otelde kaldı, istirahat edeceğini söyledi, yarına kadar mutlaka iyileşmesi gerekir. Machu Picchu turunu satan çok sayıda firma var. Bir tanesiyle konuştum en son kişi başı 315 $ istemişti. Bugün La Plaza de Arma da başka bir firmayla konuştum (5 gezi yeri + Machapichu + 1 gece konaklama) yani 2 gündüz 1 gece otelden alıp merkeze bırakma otobüs ve tren yolculukları dahil 2 kişi için 680 $ istediler. Bende 600$ verdim eğer kabul etmiyorsanız çıkıyorum dedim ve kabul ettiler. Sözleşmeyi hazırladılar 600 $ nakit ödedim, öğleden sonra çağırdılar. OLLANTAYTAMBO - A.CALİENTES arasındaki tren biletleri ve Machu Picchu'ya çıkan minibüs biletlerini verdiler. Sabah saat 6:30 da sizi otelden alacağız dediler.

Kaldığımız otel Santiago bölgesindedir, ben bu bölgeyi sevmedim, değiştirmeye karar verdim. Zaten Mübeccel merdivende çok zorlanıyor. Cusco merkezine çok yakın yaklaşık 400 m mesafede 3 yıldızlı HOTEL RUİNAS ile günlüğü 55 $ a anlaştım (Kaldığımız otele günlük 32 $ ödüyorduk.). Machu Picchu turunda dönüşte bu otelde kalacağız. Sırt çantalarımızı geceden yeni otele bıraktık ve yarınki Macha Picchu turuna kilitlendik.

Gezimizin devamı: Cusco'dan Machu Picchu'ya